Page 85 - ATA YAYINCILIK Çizgi Ötesi Serüvenler Dizisi (6 Kitap)

ra doğru yayılıyor. Mecburen yanacağız.” dedi.
Benim asıl yandık dediğim şey ise bu tuvalet meselesiydi. Şim-
di gecenin bir yarısı Dilek ablanın tuvaleti gelirse cidden yandık.
Ne ilginç insanlar var. Banyonun kapısı açık değil ki odadaki seni
görsün. Çıkaracağın seslerden korkup utanıyorsan açarız odadaki
televizyonun sesini ben bir şey duymam. İnsanlar içine karıştık-
ça ne tuhaflıklar göreceksin derdi halam, çok doğruymuş. Halam
liseyi yatılı okulda okumuş. Beraber kaldığı oda arkadaşlarından
biri tuvalete girerken öyle hassas ve titizmiş ki tuvalete girmeden
don, atlet kalana kadar üstünü başını çıkarır asarmış. Bu huylu kızı
anlata anlata bitiremezdi halam. Zaten yatılı okul anıları bir aklına
geldi mi asla çenesi kapanmazdı. Biz de ilk başlarda keyifle, aynı
şeyleri duydukça da sıkıntıdan patlayarak ama saygısızlık etmeden
dinlerdik onu. Bu otel konaklaması da yatılı okul kadar olmasa bile
onun benzeri bir deneyim yaşatacaktı bana.
Bahar abla ile otelin lobisine indik ve diğerlerini beklemeye
başladık. Beş dakika içinde diğer üç kişi de bize katıldı. Sadece bir
kişiyi bekliyorduk. “Tuvalete gireceğini söylediği için Dilek ablayı
ben beklemeden indim.” dedim.
“Aç kaldık, resmen aç kaldık, yine aynı şeyi yapıyor görüyor
musunuz, hepimizi bekletiyor. Bence cep telefonundan arayalım,
açmazsa da bir mesaj yazıp gittiğimiz yeri bildirelim, kendi başına
gelsin.” dedi Gökhan ağabey. Bu arada otelin içinde lokanta olmadı-
ğı için bizim gibi masrafları karşılanmış, otelin tam pansiyon misa-
firleri, biraz ilerdeki lokantada yemek yiyorlarmış. Dilek ablayı on
dakika kadar daha bekleyip gelmediğini görünce yavaş yavaş tarif
edilen lokantaya doğru yola çıktık. Bu arada Dilek abla telefonu-
nu açmadığı için mesaj gönderilerek yol tarif edilmiş, söylenilen

84