Page 53 - ATA YAYINCILIK 8. Sınıf Türkçe Çalışma Yaprağı
P. 53
2 “Yer, zaman, kişi kadrosu, olay örgüsü” hikâye türünün unsurları arasındadır.
Buna göre, aşağıdaki parçalarda yer almayan hikâye unsurunu bularak kutucuklara yazınız.
A
Yufkacı kadın limanda gezinen yabancı kadın turisti, bahçesinde meyve ağaçları bulunan, pencereleri türlü
türlü çiçeklerle donatılmış, beyaz badanalı gecekondusuna davet etti. Bahçedeki divana oturttu. Mutfağa girdi,
unu eledi, hamuru yoğurdu ve hamurun üstünü nemli, beyaz bir bezle örterek dinlenmeye bıraktı. Oklavayı
aldı, hamur yumaklarını açmaya başladı. Yufkaların içini yağladı, katladı, sacda teker teker pişirdi. Turist kadın
bahçenin temizliğini ve düzenini, yufkacı kadının hamur açışını ve el becerisini şaşkınlıkla izliyordu. İçinden
“Yoksul yufkacı kadının mutluluğuna bak! Bu manzaraya, bu havaya neler verilmez! Gökyüzü, deniz, mavi ...”
diye geçirdi.
B
Yine bir zaman sustular. Kalabalığın uğultusu uzaklardan onlara doğru yayılıyor, öğle sıcağında hep o iki
sinek vızıldayıp duruyordu. Şerbetçi düşünceli düşünceli önüne bakıyordu. İyi kalpli, babacan bir hâl gelmişti
üzerine. Elindeki mendili sallayarak sinekleri kovduktan sonra bir bardağa limonata doldurdu. Bardağı kadına
uzatarak “Bunu iç, serinlersin. Hep satacak değiliz ya! Bu da bizim ikramımız.” dedi.
3 Aşağıda verilen parçalarda, hikâyelerin unsurlarını bularak belirtilen yerlere yazınız.
A.
Yaşar Usta sabahleyin denize açıldığında gökyüzü açıktı. Bir süre kara bulutlar bütün heybeti ile kapladı
denizin üstünü. Rüzgârla birlikte deniz kabarmaya başladı. İçini bir korku kapladı. Ağları bırakıp motoru
çalıştırdı. Teknesini adaya doğrulttu. Mermi gibi inen yağmur damlaları, tekneyi doldurmaya başladı. Bir
yandan ilerlerken bir yandan da elindeki kovayla teknenin içindeki suları boşaltıyordu. Adaya ulaştığında
kan ter içinde kalmıştı.
Olay
Kişi
Zaman
Mekân
B.
Kış ortasındayız. Aralık ayının on beşi... Kastamonu bir kundağa sarılmış gibi bembeyaz. Sokaklar buz tut-
muş, evlerin saçaklarından buzlar sarkıyor. Sabah erkenden atlara binip yola koyulduk. Kara kışın ortasında,
karlı bir dağın üzerinde ilerliyoruz. Dar bir yoldan geçiyorduk. Karşıdan bir köy göründü, adı Güngörmezler
imiş. Artık güneş batmış her taraf karanlığa gömülmüştü. Güneş bizi yıldızların solgun ışıklarına emanet
etmişti.
Olay
Kişi
Zaman
Mekân
52