Page 45 - ATA YAYINCILIK 4. Sınıf Okuyorum Anlıyorum
P. 45
— Anneciğim, bahçeye çıkıp arkadaşlarımla oynayabilir miyim?
Annesi:
— Peki, çıkabilirsin yavrum. Ama önce boynuna atkını sar, başına şapkanı tak, demiş.
Zeynep annesinin dediklerini yapmış.
Arkadaşlarının yanına koşmuş. O sırada kar yağmaya başlamış.
Zeynep ve arkadaşları kış bitene kadar her gün bahçede oynamış. Nihayet ilkbahar
gelmiş.
Annesiyle Zeynep erkenden bahçeye inmiş. Tam ellerine çapalarını alıp çalışmaya
başlayacakları sırada korkunç bir ses duymuşlar. Zeynep hemen annesinin eteğine yapışmış.
— Anneciğim, bu da ne böyle, diye sormuş.
Annesi başını kaldırıp gökyüzüne bakmış. Bir de ne görsün! Ben diyeyim elli, siz deyin
yüz elli karga çığlık çığlığa geliyor.
— Aman, demiş telaşla, şimdi bütün buğdayları yiyecekler.
Zeynep eline bir sopa almış ve kargalara doğru sallamaya başlamış.
Zeynep kaçan kargaların arkasından bağırmış:
— Sizi yaramaz kargalar sizi, bizi çok korkuttunuz!
Kargalardan biri geriye dönmüş, gagasındaki garip şeyi yere bırakmış ve hızla uçarak
arkadaşlarına yetişmiş.
Zeynep karganın bıraktığı şeyi eline almış. Bu şimdiye kadar görmediği bir tohummuş.
Aslında pek çok tohum, sıra sıra dizilmiş şekildeymiş. Hemen az ileride yere oturup soluk-
lanan annesinin yanına koşmuş.
— Anneciğim bak, karga bize ne bıraktı? .
Annesi:
— Aaaa, gözlerime inanamıyorum, bu bir mısır koçanı, demiş. Biliyor musun Zeynep,
mısır taneleri tencereye konulduğunda patır patır patlar.
Zeynep mutlulukla çığlık atmış.
— Aaa, bu harika, hemen toprağa ekelim o zaman. Pek çok, mısırımız olsun. Sonra da
onları “pat pat pat” patlatalım.
Zeynep ile annesi mısır tanelerini, toprağa ekmişler. Zeynep her gün gelip mısır tanele-
rine bakmış. Nihayet bir gün küçük bir filiz görmüş. O küçücük filiz günden güne büyümüş.
Kocaman bir mısır olmuş. Hem de üç tane mısır koçanı büyütmüş gövdesinde.
44