Page 78 - ATA YAYINCILIK Çizgi Ötesi Serüvenler Dizisi (6 Kitap)

Aslında uymamız gereken program derken okul programı di-
yerek sadece espri yapmaya çalışmıştım. Elbette belli bir plan
dâhilinde gezeceğimizi bildiğimi hatta o planı çoktan incelediğimi
söylemeyi uygun bulmadım. Çünkü esprim anlaşılmamıştı. Bırakayım
da Bahar abla beni bu kadar sığ düşünceli olarak tanısın.
“Güzel bir gezi olacak o hâlde.” diyerek konuyu kapattım. Bu
arada İstanbul’a girmiştik. Keşke pencere kenarında oturan ben
olsaydım diye iç geçirdim. Çünkü komşum bu pencereden faydala-
namayacak kadar kendini kaybetmiş bir hâlde horluyor. Şimdiye
kadar hiç bahsetmedim ama inşallah bu abla ile aynı odaya düş-
meyiz, ayakta uyurken böyle sesler çıkarabiliyorsa kim bilir ya-
tağa yattığında nasıl kükreyecek. Duyduğum kadarıyla yatar du-
rumdayken horlama sesinin şiddeti fazlalaşırmış. Baktım bu abla
uyanacak gibi değil pencerenin kenarından, köşesinden İstanbul’u
görmeye çalıştım ben de. Uzun bir süre boyunca gözümün önünden
geçenleri şöyle bir değerlendirince ne çok abartmışlar bu şehri
diye düşündüm. Yahu İstanbul dedikleri sadece evmiş, apartman-
mış. Yol boyunca uçsuz bucaksız evler gördüm. Tek tek
evler, site şeklinde gökdelenler, irili ufaklı villa-
lar… İstanbul’un özetini çıkar deseler ne çok
abartmışsınız derim yazarlara,
şairlere… Altı üstü beton
yığını. Sırf eski başkent
olmanın verdiği tarihî de-
ğeri sayesinde el üstünde
tutulabilir. Bunun dışında hiç-
bir güzelliği olamaz diye düşünürken
evlerin arasından o mavilik göründü.
Şimdiye kadar senin hakkını yemişim

77