Page 41 - lgs max kamp

8. Sınıf Türkçe Kamp Max - 2

5. Aşağıda “Abilene paradoksu” olarak bilinen durumun ortaya çıkış öyküsü verilmiştir.
Sıcak bir yaz günü Teksas Kolemen’da bir aile (bir evli çift ve çiftlerden birinin anne babası) evlerinin verandasında
domino oynamaktadır. Dingin ortamdaki sessizlik, babanın “Abilene’e gidip gezelim.” önerisi ile bölünür. Kadın, ka-
yınpederine katılır, “Harika bir fikir.” der. Erkek, bu kadar sıcak bir havada 85 km ötedeki şehre gidip gezmenin çok
kötü bir fikir olduğunu düşündüğü hâlde, “Annem de isterse bana uyar.” der. Anne de beklenen yanıtı verir. “Tabii,
çok iyi olur.” Aile yola çıkar. Hava çok sıcak, yol çok uzun ve araba sorunludur. Abilene’de yedikleri yemek çok kötü-
dür. Dönüş yolu daha da beterdir. Aile saatler süren yolculuktan sonra yorgun argın eve varır. Yeniden verandadaki
koltuklarına oturduklarında içlerinden biri “Ne güzel bir gezi oldu değil mi?” diye sorar. Anne, evde kalmayı tercih
ettiğini ama grubu çok istekli gördüğü için karara uyduğunu itiraf eder. Erkek, kendisinin kesinlikle istekli olmadığını,
serin verandada oturmaktan çok memnun olduğu hâlde diğerlerini kırmamak için kendisini feda ettiğini anlatır. Ka-
dın, kocasına katılır. “Bu sıcakta dışarı çıkmanın delilik olduğunu düşündüğüm hâlde esas ben kendimi feda ettiğimi
sanıyordum.” der. Üçü birlikte babaya dönerler. Baba da şaşkındır. Baba, “Ben asla gitmek istemezdim ama baktım
sıkılmış gibi duruyordunuz, gezmek hoşunuza gider diye düşündüm.” der. Sonunda şu soruyu kendilerine sorarlar:
“Madem kimse Abilene’e gitmek istemiyordu, neden gittik?”

Bu metne göre aşağıdakilerden hangisi “Abilene paradoksu”nun tanımı olabilir?
A) Grup içinde kişisel fikirlerin doğru ve net olarak ifade edilmediği anlarda, başkalarının fikirlerinin iyi veya kötü
olduğuna bakılmaksızın kabul edilmesidir.

B) Bir eylemi ilk başlatan kişinin önerilerinin sorgulanmadan, sonunun iyi ya da kötü olacağının düşünülmeden
hemen kabul edilmesidir.

C) Bir grupta aslında çoğunluğun (ya da hiç kimsenin) istemediği bir şeyi, herkesin, diğerleri istiyor yanılgısına
düşerek yapması durumudur.
D) Kişilerin gruptaki uyumu bozmamak, anlaşmazlık çıkarmamak için kendi arzularından, isteklerinden feragat
etmeleri ve bundan huzur duymalarıdır.

6. Asıl anlamı dışında yeni bir anlam veya anlamlar ta- 7. Ben Denizli’de doğdum. Taşrada yetiştim. (Şimdi
şıyan iki veya daha çok kelimeden oluşan, çekici ve taşra denince sadece ülkemizin doğusu akla geli-
derin bir anlam özelliğine sahip söz dizilerine “deyim” yor. Hâlbuki İstanbul’dan gayrısı taşradır.) Demirci
adı verilir. Deyimler öğüt vermekten çok duygu ve du- Mehmet Efe’nin, Yörük Ali Efe’nin, Gökçen Efe’nin
rum bildirmeye yarar. hikâyeleriyle büyüdüm. Buranın ağzıyla anlatılanlar
doldu kulağıma. Bu toprakların ekmeğini yedim, su-
Buna göre, aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı
çizili deyimin karşıladığı davranış ya da cümleye yunu içtim. Benim hamurumda bu toprakların kırıntısı
kattığı duygu yay ayraç içinde yanlış verilmiştir? varken nasıl inkâr edebilirim eserlerimde bunlardan
etkilendiğimi?
A) Selim, efendi çocuktur, iyidir, hoştur fakat bazen
endazeyi kaçırıp anlattıklarına inanmak güçtür. Bu parçadaki altı çizili sözle yazarın kendisi hakkın-
(Abartmak) da vurgulamak istediği düşünce aşağıdakilerden
hangisidir?
B) Tam iyi bir kâr elde ettim diye sevinirken elindeki
paradan da olunca hevesi kursağında kaldı. A) Doğup büyüdüğü yerlerin, benliğine işlemiş
(Hayal kırıklığı) olması
C) Sen dünyayı toz pembe görmeye devam edersen B) Eserlerinde sadece doğup büyüdüğü yerleri
acı gerçekler seni daha çok yaralar. (İyimserlik) anlatması
D) O daracık ve dik yokuşlardan arabayı sağ salim C) Evrensellikten çok yerelliğe önem vermesi
indirene kadar akla karayı seçtim. (Kararsızlık) D) Kişiliğinin oluşmasında halk edebiyatının başrol
oynaması

Kampın 41 Maksimumu