Page 13 - AYA YAYINCILIK 8. Sınıf 24 Deneme Sınavı Türkçe
P. 13

8. Sınıf Türkçe                                                                           Deneme Sınavı - 2


           7.   Kendi ayıbını gören kişi insanların en şanslılarındandır. Başkasının ayıbını gördüğü hâlde o kişiyi ayıplamayan kişi de en güzel
                ahlaklılardandır. Başkasında olan ayıp sende yok diye de gururlanma. Çünkü o ayıbı bir gün sen de yapabilirsin, o ayıp seni de
                bulur. (Mevlâna)

                Aşağıdaki metinlerden hangisi Mevlâna’nın bu sözlerine örnek verilebilir?

                A)  Bir dövüş sanatları öğrencisi hocasına gitmiş ve sormuş: "Dövüş sanatlarındaki yeteneklerimi artırmak, sizin öğrettiklerinizin
                   yanında  bana  ders  verecek  başka  bir  hocadan  da  yardım  almak  istiyorum.  Bu  konuda  sizin  düşünceniz  nedir?"  Üstat
                   cevaplamış: "İki tane tavşanın arkasından koşan avcı, eve eli boş döner."
                B)  Bir gün bir bedevi çölde huzur içinde namaz kılıyordu. Onu görenler adamın hakkında konuşmaya başladılar: “Ne kadar da
                   terbiyeli, nasıl da huzurlu bir şekilde namaz kılıyor...” Bunun üzerine namaz kılmaya devam eden adam şöyle seslendi: “Aynı
                   zamanda oruçluyum da ha!”

                C)  Bilge, bir gün öğrencilerine elindeki değneği gösterir. "Bu nedir?" diye sorar ve ekler: "Eğer 'Bu değnek değildir.' derseniz
                   doğruyu söylememiş olursunuz. Yok eğer "Değnektir." derseniz çok gereksiz bir lakırdı etmiş olursunuz." Bunun üzerine
                   problem çözmeye alışık olan bir öğrencisi kalkar ve bilgenin elinden sopayı kaparak dizinde kırıverir.
                D)  Dört sıkı fıkı arkadaş, yedi gün birbirleriyle konuşmamaya ant içerler. Birinci gün hepsi sessizdir. Ne var ki gece, lambalarının
                   yağı bitip de oda karardığında içlerinden biri kendini tutamayıp hizmetliye seslenir: "Yağ koysana şu lambaya!" İkincisi bunun
                   üzerine "Hani konuşmayacaktık!" diye atılır. "İkiniz de aptalsınız, neden konuştunuz?" derken üçüncüsü, "Konuşmayan bir
                   ben kaldım!" demez mi dördüncüsü!






           8.   2003'te Hollanda'nın Drachten kasabasında, “aykırı bir trafik mühendisi” olan Hans Manderman trafik ışıklarının kaldırılmasını
                teklif etti. Öneri denemeye tabi tutulduğunda sonuçlar sıra dışıydı, böylece Avrupa ve Amerika'da "kırmızı ışıkların kaldırılması
                projesi” adı verilen bir dizi eylemin önü açıldı. Monderman, trafik lambaları bir elektrik arızası nedeniyle çalışmadığında sıkışıklık
                yerine akıcılığın arttığını gözlemlemişti. Bir deney olarak Drachten'de günde 22 bin aracın geçtiği en işlek trafik kavşağının yerine
                bir döner kavşak, geniş bir bisiklet yolu ve yaya yolu koydu. Trafik ışıklarının kaldırılmasını izleyen iki yıl içinde, daha önceki
                dört yıl boyunca gerçekleşen 36 kazaya kıyasla sadece 2 kazayla sınırlı kalındı. Tüm sürücüler tetikte olmaları ve sağduyularını
                kullanmaları gerektiğini bildiklerinde trafik çok daha akıcı ilerlerken yol verme kavgası ve sıkışıklık neredeyse ortadan kalkıyordu.
                Monderman, kalabalık bir buz pistinde diğerlerinin hareketine göre kendi hareketini ayarlamayı başaran patencilere benzetiyor bu
                durumu. Aynı zamanda haddinden fazla işaret ve tabelanın sürücülerin gözünü yoldan ayırmasına, kavşakların daha emniyetsiz
                hâle gelmesine neden olduğuna inanıyor.
                Bu metin, vurgulanmak istenen düşüncenin değişmemesi için aşağıdakilerden hangisiyle devam ettirilmelidir?

                A)  Kurallar, yapay kısıtlamalardır. İnsanlar, bu trafik ışıkları olmadan da ne zaman durmaları gerektiğini biliyorlardı ama artık ne
                   zaman durmaları gerektiği kendilerine söyleniyor. Kolaylaştıran, zorlaştırıyor bazen. Öyleyse bütün kuralları kaldırmak, hayatı
                   kolaylaştıracaktır.
                B)  Buradan  trafik  ışıklarının  büsbütün  kaldırılması  gerektiğini  savunduğum  anlamı  çıkmasın.  Kurallar  elbette  gereklidir  ve
                   kuralların olmaması durumunda bir kargaşa ortamı hüküm sürecektir. Fakat bazı kuralların esnetilmesinde yarar vardır.
                C)  Nüfusu  belli  bir  sayının  altında  olan  yerlerde  kavşaklar  ve  trafik  lambalarının  kaldırılması  başlangıçta  olumlu  sonuçlar
                   doğurabilir. Ancak insanlar bu durumu kanıksadıklarında tıpkı trafik lambası olduğundaki gibi yol verme kavgaları ve trafik
                   sıkışıklığı da artacaktır.
                D)  Elbette bu çok uç bir örnek ve sadece Drachten kasabası için geçerli. Aynı uygulamanın İstanbul, Ankara veya İzmir gibi
                   büyükşehirlerimizdeki herhangi bir kavşakta yapıldığını düşünürseniz nasıl bir kaosun bizi beklediğini anlayabilirsiniz.




                                                               3
   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18