Page 48 - ATA YAYINCILIK 3. Sınıf Okuyorum Anlıyorum
P. 48
Paylaşım ve Mutluluk
P İ KN İ KTEY İ
PİKNİKTEYİZZ
Berna Öğretmen, piknik için en güzel yeri seçti. Örtüler serildi. Kocaman bir sofra
kuruldu. Herkes piknik sepetinden çıkanları sofraya koydu. Neler vardı neler: Aysun’un
kıymalı böreği, Ayşe’nin patatesli böreği, Berra’nın üzümlü keki, Burcu’nun kısırı, Rabia’nın
patates salatası, Hale’nin un kurabiyesi, Ömer’in damla çikolatalı keki, Oğuz’un yaprak
sarması...
Rabia her zamanki mütevazı ve olgun tavrıyla “Öğretmenim; tahta, kalem, silgi
olmayınca öğrenciye benzemiyoruz sanki.” dedi. Sınıfın esprili kızı Berra bu fırsatı kaçırır
mı? Hemen atıldı: “Canım arkadaşım, bak ağaçlar burada. Hemen kalem üretimine
başlayabiliriz. Hatta kauçuk ağacı varsa silgi bile yapabiliriz.”
Berna Öğretmen “Espri güzel değildi ama bilgiler kalıcı olmuş, aferin Berra.” dedi.
İşte bunun üstüne herkes katıla katıla gülmeye başladı. Kahkahaları Hale’nin çığlığı kesti:
“Aaa bakın bir tavşan!” diye bağırdı. Tavşan korkup hızla çalılığın arasında kayboldu.
“Gördüm ya gördüm, gördüğüm bir hayal değildi.” diye inandırmaya çalıştı herkesi
Hale. “Tabii ki gördün tatlım.” dedi Berna Öğretmen. “Sonuçta burası orman, denizatı
göremeyeceğimize göre.”
Öğretmenin açıklamasıyla çocuklar tekrar gülmeye başladı. Akşama kadar harika
vakit geçirdiler.
47