Page 19 - 8_Sinif_LGS_1Donem_5li_Deneme
P. 19

8.


        sınıf    LGS                      Türkçe                      LGS Sözel 1. Deneme Sınavı

           4.
                 ESERLERİ                  Asıl adı Aleaddin Ali'dir. 15. yüzyılın başlarında Semerkant'ta dünyaya geldiği tahmin
                                           ediliyor.
                 • Risale Fi'l-heye
                 • Risale fi'l hisab       Babası, Uluğ Bey'in doğancıbaşısı olduğu için "Kuşçu" lakabıyla anılıyor.
                 • Haşiye ale't-telvih
                                           Timurlular devrinde Semerkant'ta yetişti ve daha son-
                 • Risale ma ene kultü     ra Osmanlı Devleti'nde büyük şöhret kazandı.
                 • Risale fi'l-hamd                                                                  Ali KUŞÇU
                                           İlim öğrenmek için gizlice Kirman'a gitti.

                    Uluğ Bey'in yanına döndüğünde ona Kirman'da kaleme aldığı risalesini sunarak
                    takdirini kazandı.
                    Semerkant Gözlemevinin müdürü oldu.

                    Uluğ Bey'in ölümünden sonra saraydan ayrıldı.

                    Mekke'ye giderken uğradığı Tebriz'de Akkoyunlu hüküm-
                    darı Uzun Hasan'dan büyük ilgi gördü.

                    Elçilik göreviyle Fatih Sultan Mehmet'in yanına gönderildi.

                    Fatih Sultan Mehmet'in ısrarı üzerine elçilik görevinden sonra İs-
                    tanbul'a döndü ve Ayasofya Medresesine müderris olarak tayin
                    edildi.

                    16 Aralık 1474'te İstanbul'da vefat etti. Eyüp Sultan Türbesi civa-
                    rına defnedildi.

                Bu metinde Ali Kuşçu ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?

                A)  “Kuşçu” lakabını ona babasının taktığına
                B)  Doğduğu zamanın ve yerin kesin olarak bilinmediğine
                C)  Devlet büyüklerinin beğenisini kazandığına
                D)  Çeşitli görevlerde bulunduğuna









           5.   Burası eskiden de iyi bir yer değilmiş; 1914'te yanmış, engebeli bir yangın yeri olmuş. Yangın yerinin ortasında bir yol var. Bu yolun
                iki yanında çamurdan, ottan, yontulmamış kavak kirişlerinden yapılmış beş on dükkân var. ---- Eskiden buralarda bağlar da varmış,
                bağ evleri de. Yangında bağlar yanmış, evler kalmış.
                Bu metinde boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilirse anlatım farklı bir kişi ağzından yapılmış olur?
                A)  İşte bizim günlerimizin çoğunu geçirdiğimiz fakir çarşımız burası.
                B)  Kasabalılar temel ihtiyaçlarını bu birkaç dükkândan karşılıyor.

                C)  Bu sefil dükkânlar topluluğuna göğüslerini gere gere çarşı diyorlar.
                D)  Dükkân sahiplerinin giyimi de binalar kadar acınacak hâlde.



        2
   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24