Page 136 - 7. Sınıf Türkçe Max
P. 136
7 SINIF Test - 12
5. Çeşitli konularda, küçüklü büyüklü, yüzün üzerinde esere sahip olan Ahmet Rasim, edebiyatımızda “şehir yazıları”nın
ilk örneğini 1897-1899 yılları arasında kaleme aldığı “Şehir Mektupları”yla vermiştir. Ahmet Rasim, bu yazılarında
II. Abdülhamit döneminin İstanbul’unu mekân, kültürel yapı, gelenekler, alışkanlıklar, insan ilişkileri gibi pek çok
unsurla ele alarak bütün zenginliğiyle yansıtır.
Bu metinden hareketle Ahmet Rasim’le ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Türk edebiyatında şehirlerle ilgili yazılmış ilk eser onundur.
B) Eserlerini toplumdan bağımsız olarak yazmıştır.
C) Farklı konularda eserler yazmış bir yazardır.
D) Şehir Mektupları’nda belli bir tarihsel dönemi yansıtmıştır.
6. Bayram geliyor. Düşünün babalar! Telaşın lüzumu yok! Masraf kapıları açılıyor! Fakat bunlar güzel günlere özel
masraflardandır, kıskanılmaz. Sevine sevine alınır, giydirilir. Herkes herkesin gülüp sevinmesini ister. O ağlayan
çocukları, bayram günü davulun arkası sıra gezerken; arabalarda, beygirler, eşekler üzerinde giderken görseniz
tanıyamazsınız.
Bu metinden hareketle aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?
A) Bayramlar sadece çocuklar için güzeldir.
B) Bayramlarda yapılan masraflar severek yapılır.
C) Her çocuk bayram günlerini severek kutlamaz.
D) Bayram günleri dışında çocuklar mutsuzdur.
7. Dün erkenden matbaaya doğru yollanmıştım. Ortalık don, poyraz. İnce ince kar parçaları suratımı kamçılıyor, bı-
yıklarım donmuş, dudaklarım çatlayacak gibi gergin, ellerim ceplerimde. Evde sıcak yataktan çıkıp da matbaaya
koşmamda ne mana vardı, diye düşünüyordum. Bir de yolda arkadaşlarımdan birine rastladım. Zavallı değişmiş;
gözleri kan çanağı gibi kırmızı, benzi soluk, uçuk, uykusuz, tiril tiril titriyor. Âdeta hasta.
Bu metnin içeriği ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
A) Anlatıcı, yolda bir arkadaşına rastlamıştır.
B) Hava şartları serttir, kış günleridir.
C) Anlatıcının hedefine ulaşıp ulaşmadığı belirsizdir.
D) Anlatıcı, matbaada işini severek yapmaktadır.
8. Çayırlar, ağacın bulunmadığı ya da çok az yer kapladığı ve otsu bitki topluluklarının yaygın olarak bulunduğu
alanlardır. Genellikle ana karaların iç kısımlarında bulunurlar. Çayırların oluşması için yıllık en az 750 mm yağış
gereklidir. Bundan daha az yağış, çayır oluşumunu engeller. Çoğu kısa boylu olan bu bitkiler, tüm karaların yaklaşık
beşte birini kaplar.
Bu parçada çayırlarla ilgili aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur?
A) Nerede bulunurlar? B) Neye yararlar? C) Tanımı nedir? D) Ne kadar alan kaplarlar?
Türkçenin 136 Maksimumu