Page 18 - ATA YAYINCILIK Çizgi Ötesi Serüvenler Dizisi (6 Kitap)

CAM İŞLEME SANATI
Annem de babam da aynı fabrikada işçi olarak çalışıyordu.
Ama artık sadece annemin işi var. Babam ise bir tanıdığımızın va-
sıtasıyla belediyenin açtığı cam işçiliği kursunu duymuş, iki hafta-
dır bu kursa devam ediyor. Halamın dediğine göre belki kendi işini
yaparsa yani onu yöneten bir müdürü olmazsa daha devamlı bir işi
olabilirmiş. Cam üfleme sanatı bizim gibi pürüzsüz işler çıkaran,
hatasız insanları anlatabilecek bir sanat bence. Babam iyi ki de
böyle bir işe girişti. Babam cam sanatı ile ilgili kursa başladığın-
dan bu yana ben de İnternet’ten konuyla ilgili araştırmalar yaptım.
Camın ilk bulunuşu ile ilgili bir efsaneye bile rastladım. Yunanlı ta-
rihçinin rivayetine göre çok eski çağlarda birkaç tüccar, gittikle-
ri yörede konaklayacak bir yer bulamadıklarından bir nehrin ke-
narında, geceyi geçirebilmek için kamp kurmuşlar. Hem ısınmak,
hem de yiyeceklerini pişirmek için kocaman da bir ateş yakmışlar.
Sabaha kadar ateş yanmış, sabah tüccarlar uyandığında bir de ne
görsünler küllerin arasında şeffaf, parlak, pırıl pırıl parçalar var.
Bu sayede çok yüksek ateş karşısında kumun eriyerek cama dönüş-
tüğünü anlamışlar.
Tarihte Mısırlılar ve Mezopotamyalıların ilk cam ocakları-
na sahip oldukları biliniyor. Üretilen ilk cam eserler arasında göz
şeklindeki boncuklar, parfüm şişeleri ve gözyaşı şişeleri olduğunu
öğrendim. Göz şeklindeki nazar boncuklarının efsanesini belki de
duymuşsundur. Kötülüklerden korunmak için insanlar; çocuklarının
üzerine, evlerine, arabalarına aklınıza gelebilecek her yere nazar
boncuğu; yani her zaman görünen ve koruyucu olduğuna inanılan bu
gözleri iliştirmeyi pek severler. Göz şeklindeki koruyucunun orta-
ya çıkışını ise hayli ilginç buldum. Günümüzden beş bin yıl kadar

17