Page 23 - 8. SINIF PARAGRAF SORU BANK
P. 23
TEST
PARAGRAFTA ANLATIM 07
1. Röportaj, bir gazete yazarının ünlü kişiler, yerler ve olaylarla ilgili inceleme ve araştırmalarına kendi görüşlerini de ekle-
yerek oluşturduğu yazı türüdür. Röportaj kelimesinin kökeni, Latincede “toplamak”, “getirmek” anlamlarında kullanılan
“reportare” fiiline dayanır. Türkçeye, Fransızca “reportage” isminden geçmiştir. Konusu bakımından üçe ayrılır: 1) Bir Yeri
Konu Alan Röportajlar: Röportaj yapılan yerde sürdürülen yaşam her yönüyle bilinir, farklı yönleri film, ses ve fotoğraflarla
kanıtlanır. 2) Eşyayı Konu Alan Röportajlar: Konu olan eşya her yönüyle bilinir, eşyanın dikkat çekici ve düşündürücü
yönleri ele alınır. 3) İnsanı Konu Alan Röportajlar: Belli bir alanda üne kavuşmuş kişilerin dikkat çeken ve düşündüren
yönleri belirtilir. Sunuş biçimi bakımından Amerikan röportajı ve Alman röportajı olarak ikiye ayrılır. Amerikan röportajının
giriş bölümünde okuyucu beklenmedik bir girişle karşılaşır. En son söylenmesi gerekenler en önce söylenir. Alman röpor-
tajında yazar, konuyu anlatırken yazıya kendini katar. Konuyu kendi ekseninde anlatır.
Bu metnin dil ve anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Düşünce örneklerle desteklenmiştir. B) Bir kavram açıklayıcısı ile verilmiştir.
C) Kişisel görüşlere yer verilmiştir. D) Betimleyici anlatıma başvurulmuştur.
2. Burgazada’da her yer küçük bir yürüyüş mesafesinde, gün ortası olmasına rağmen adada kuşların cıvıltılarını saymazsak
sessizlik hâkim. Daracık sokaklar; eserlerinde adaları, özellikle de Burgazada’yı, denizi, insanları, balıkları, toprağı ve
hatta kokuları anlatan Sait Faik’in bir zamanlar evi olan müzeye varıyor. Beyaz badanalı ahşap müzenin kapıları ziyaretçi-
lerine her zaman açık. Kendi haline bırakılmış, alçak gönüllü bahçe; pembe zakkumların, sardunyaların, ortancaların renk
cümbüşüne bulanmış. Tahta döşemeleri gıcırdayan odalarda, bir sanatçının dünyasını incitmekten, dinginliği bozmaktan
korkarcasına yürüyoruz.
Bu metinle ilgili,
I. Bir makaleden alınmıştır.
II. Betimleme yapılmıştır.
III. Karşılaştırmadan yararlanılmıştır.
IV. Kişileştirme yapılmıştır.
yargılarından hangileri doğrudur?
A) I ve II B) I ve III C) II ve IV D) III ve IV
3.
Dünyada hiçbir dost, insana kitaptan daha yakın değildir. En sadık dostlarımız kitaplardır. Sıkıntımızı unutmak, donuk
hayatımıza biraz renk katmak, biraz ışık vermek, daracık dünyamızda bulamadığımız şeyleri yaşamak için, tek çaremiz
kitaplara sarılmaktır. Bırakınız ıssız bir adaya gitmeyi, herhangi bir yolculuğa çıkarken bile hangi okur yazar, yanına bir
iki roman, bir iki şiir kitabı almayı düşünmez? Yolculukta, çoğu zaman olduğu gibi çevremize bakıp dalmaktan, yanımıza
aldığımız kitapları okuyamayacağımızı bilsek bile onları gene de el altında bulundurmak isteriz. Çünkü onların can
yoldaşı olduğunu biliriz. Düşünüyorum da şu dünyadan kitap yok oluverse yaşamak ne kadar güçleşir, çekilmez bir
ağırlık olurdu! Romancı veya şair için yazmak nasıl dayanılmaz bir ihtiyaçsa okur için de yazılanları okumak, öyledir. En
kötümser zamanlarımızda yardıma koşan onlardır. Ataç, ölüm yatağında, kendini görmeye gelen Sebahattin Teoman’a,
“Hastalıkta ağrıları dindirici en iyi ilaç şiirmiş. Boyuna şiir okuyorum.” dememiş miydi?
Bu metinde düşünceyi geliştirme yollarından hangisi kullanılmamıştır?
A) Benzetme B) Tanımlama C) Karşılaştırma D) Tanık Gösterme
23
EKSPERT YAYINLARI 8. SINIF PARAGRAF