Page 138 - 8. SINIF İNGİLİZCE TEST BOOK
P. 138
WORD LIST
(be) in charge of: -den sorumlu furniture: mobilya possibility: ihtimal, olasılık
olmak
garden: bahçe prepare: hazırlamak
(be) responsible for: -den sorumlu hang out / hang up clothes:
olmak kıyafetleri asmak raise hand: el kaldırmak
advise: tavsiye vermek relative: akraba
help: yardım etmek
allowance: izin; harçlık respectful: saygılı
in turn: sırayla
almost: neredeyse responsibility: sorumluluk
iron the clothes: kıyafetleri
arrive: varmak, ulaşmak ütülemek responsible: sorumlu, sağduyulu
bathroom: banyo janitor: temizlik görevlisi return: iade etmek, geri getirmek
break: kırmak keep clean: temiz tutmak reward: ödül
carefully: dikkatli bir şekilde keep in mind: akılda tutmak right: hak
chore / housework / household keep quiet: sessiz olmak rule: kural
chores: ev işi library: kütüphane Sacrifice Feast eve: Kurban
clean the windows: pencereleri living room: oturma odası Bayramı arifesi
temizlemek separate: ayırmak
load/empty the dishwasher:
clean up: temizlik yapmak bulaşık makinesini doldurmak/ set the table: masayı kurmak
come back: geri gelmek boşaltmak severe: ciddi, şiddetli
cook the meal: yemeği pişirmek look after/take care of: ilgilenmek, share: paylaşmak
bakmak (bakımını üstlenmek)
cooperation: işbirliği silent: sessiz
make a fuss: sorun / yaygara
daughter: kız evlat çıkarmak situation: durum
diary: günlük make a mistake: hata yapmak slippers: terlik
dirty: kirli, pis make a project: proje yapmak solve a problem: soru(n) çözmek
dishes: yemekler; bulaşıklar make the bed: yatağı toplamak son: erkek evlat
disturb: rahatsız etmek mess: dağınıklık step by step: adım adım
do the best: elinden gelenin en mine: benim, benimki still: hâlâ
iyisini yapmak
mop the floor: yeri paspaslamak sweep the leaves: yaprakları
do the grocery shopping: market süpürmek
alışverişi yapmak moral: ahlaki, manevi
do the ironing: ütü yapmak mow the lawn/grass: çimleri biçmek take off: çıkarmak
do the laundry: çamaşırları yıkamak neat/tidy: düzenli, tertipli take out the garbage / trash /
rubbish: çöpü çıkarmak
during: sırasında, esnasında necessary: gerekli teach: öğretmek
dust the shelves: rafların tozunu nervous: gergin, tedirgin tidy up: düzenlemek
almak noisily: gürültülü bir şekilde
tidy: düzenli
duty/task: görev, iş obey: itaat etmek, uymak
tired: yorgun
entire: bütün, tüm obligation: zorunluluk
equally: eşit bir şekilde on time: zamanında turn: sıra
untidy: dağınık, düzensiz
fair: adil one by one: birer birer
vacuum: elektrikli süpürge ile
family member: aile bireyi parent: ebeveyn (anne-baba) süpürmek
feed: beslemek pay the bills: faturaları ödemek wash / dry the dishes: bulaşıkları
female/male: kadın/erkek peaceful: huzurlu yıkamak/kurulamak
flat: apartman dairesi pick up: toplamak water the plants: bitkileri sulamak
fold: katlamak positively: olumlu bir şekilde worried: endişeli, kaygılı